İLK DÖNEM İSLAMİ PARALAR; FELS, SİKKE, DİRHEM...


İslam Ülkelerinde Kullanılan Kadim Paralar; Fels, Sikke, Dirhem


İslâm'dan önce Arabistan'da, İran, Roma, Bizans ve Cenubî Arabistan sikkeleri kullanılıyordu (el-Mâverdi, el-Ahkâmûs-Sultâniyye, Kahire 1298, s. 148). 
Hazreti Peygamber 
 devrinde sikke basılmamış ve o devre kadar tedavülde bulunan sikkeler kullanılmıştır.
(Hamdi Döndüren, İslâm Hukukuna Göre Alım Satım'da Kâr Hadleri, Balıkesir 1984, s. 64).
Bu konuya ilk eğilen Hazreti Ömer (ö. 23/634) olmuştur. 
Fakat Hazreti Ömer para basımından çok, para ayarlaması yapmıştır. Yine o devirde İran sikkeleri değiştirilmemiş; ancak İslâm ülkeleri sınırları içindeki emir ve valiler küçük değişiklik ve ilâveler yaparak sikke bastırmışlardır (Artuk, Sikke' ; İA., X, 622). 


Müslümanların Suriye’yi fethi sırasında 6 gr. kadar gelen Bizans bakır sikkeleri VII. yüzyıldan itibaren tamamıyla bozuldu. Müslümanlar fetihten sonra bu bakır sikkeleri kullanmadılar. Ancak Bizans topraklarında yaygın olarak buldukları para sistemini taklit ettiler.
İslâm parasının basılarak bütün İslâm ülkesine hâkim kılınması Emevî hükümdarı, Abdülmelik b. Mervan devrine rastlar. Abdülmelik'i para basmaya zorlayan olay şudur: O, Doğu Roma İmparatorluğuna gönderdiği resmî yazılara;

 قل هو الله احد

"De ki, Allah birdir" (el-İhlâs, 112/ 1) ayetini başlık yapar ve sonuna da Hazreti Peygamber'in adını yazardı. Bu üslûba kızan Roma İmparatoru, yazılardan bunları çıkarmasını, aksi halde İslâm ülkelerinde dolaşan Roma paralarının üzerine Hazreti Muhammed'in   adını, müslümanların hoşuna gitmeyecek bir biçimde yazdıracağını bildirdi.


Bu tehdit üzerine, ilmî bir heyet toplanarak, devlet adına para basılmasına ve piyasadaki yabancı paraların tedavülden kaldırılarak değiştirilmesine karar verildi. Hazırlanan para kalıpları çeşitli merkezlere gönderilerek, basıma izin verildi. Halk, elindeki yabancı paraları darphanelere götürüp yeni paraya çevirtti ve her yüz dirhem için bir dirhem basım ücreti ödedi (Kamil Miras, Tecrîd-i Sarih Tercemesi V, 49).

İlk İslâm sikkeleri Emevîler döneminde Muâviye b. Ebû Süfyân’ın halifelik zamanına (661-680) aittir. Muâviye’nin gümüş sikkeleri Arap-Sâsânî sikkelerinin benzeri olup üzerinde Muâviye’nin adı ve unvanı yazılıdır. 


Bu sikkelerdeki yazı Pehlevî dilinde olmasına karşılık

بسم الله

“bismillâh” yazısı Arap harfleriyledir. Emevî Hükümdarı Abdülmelik b. Mervân, Bizans İmparatoru Herakleios’u iki oğluyla beraber tasvir eden altın solidusları örnek alarak benzer sikkeler bastırmıştır (72/691-92). Ancak figürlerin başlarındaki taçların tepesinde bulunan haçlar kaldırılmış, Bizans altın sikkesinin arka yüzünde dört basamak üzerindeki haç ise bir direk formuna dönüştürülmüştür.


Arka yüzde ayrıca kûfî tarzında besmele ve kelime-i tevhid bulunur

بسم الله لا اله الا الله وحده محمد الرسول الله

(bismillahi lâ ilâhe illallah vahdehû Muhammedün Resûlullah). Böylece kelime-i tevhid İslâm sikkelerinde ilk defa kullanılmaya başlanmıştır. Çok nâdir olan bir başka altın dinar serisinin ön yüzünde kılıç kuşanmış halife figürü ile kelime-i tevhid, arka yüzünde dört basamaklı tasvirle

بسم الله ضرب هذا الدينار سنة ست وسبعين

“bismillâhi duribe hâze’d-dînâr senete sittî ve seb‘îne”

(Allah’ın adıyla bu dinar yetmiş altı yılında basıldı) ibaresi yer alır. Böylece sikkenin üzerine darp tarihi de konmuştur. Bu tip dinarlardan 74-77 (693-696) yılları arasında darbedilmiş örnekler bulunmaktadır.

Emevî Hükümdarı Abdülmelik b. Mervân’ın 78 (697) senesinde yaptığı sikke reformuyla basılan sikkeler tam mânasıyla İslâmî tarzdaydı. 
Bundan böyle İslâmî tarzdaki dinarlar her yıl düzenli biçimde ve standart ağırlıkta (4,30 gr.) darbedilmiştir. Reform sonrası yeni dinarların üzerinde herhangi bir tasvir yer almamakta, sikkenin ön ve arka yüzü tamamen yazıdan oluşmaktaydı. Böylece bir bakıma gerçek anlamda ilk İslâmî tarzda sikke doğmuştur. 
Emevî dinarları esas olarak başşehir Dımaşk’ın yanı sıra Mısır’da ve daha geç bir tarihte olmak üzere İfrîkıye ve Kurtuba’da (Cordoba) basılmıştır. Emevîler’in altın sikkeleri dinar, gümüş sikkeleri dirhem, bakır sikkeleri fels adını taşır. 
Latince follis kelimesinin Arapçalaşmış şekli olan fels “akçe, para, mangır” anlamına gelir. Çoğulu fülûs olup ağırlık ve büyüklükleri hesaba katılmaksızın bütün bakır ve bronz sikkeler hakkında kullanılır. Halk dilinde kırmızı renkte olduğu için bakır sikkelere “fülûs-i ahmer” denilir.

Şimdi bunlara bazı örnekler verelim:

1)  Hicrî 66 yılında (m.685-686), Abdülmelik'in tahta çıkışından sonraki yıl ( Ramazan 65 H. / Nisan - M. 685), Bişapûr'un (Abdullah b. ez-Zubeyr’in) valisi Abdülmelik b. Abdullah [b. Amir], besmele ve şehadet taşıyan gümüş bir dirhem yayınlamıştır.


Dirhemin üzerine nakşedilmiş olan metin şöyle;

 "بسم الله محمد رسول الله"

"Allah'ın adıyla, Muhammed Allah'ın Resulüdür ". 


British Müzesinde bulunan bu dirhemin bir benzeri Hicrî 67 yılında (m.686-687) tekrarlandı. Bu gümüş dirhemle ilgili olarak @IslamicAware tarafından, tarihi yazılmış İslâmî bir metinde "Muhammed" isminin geçtiği en erken tarihli tarihî belge olduğunu belirtmiştir.

Kaynak

 

2) Hicrî 79 yılında basılmış bir dirhem. 


Üzerinde halka şeklinde yazılı metin;

 "بسمـ الله ضربــ هذا الدرهمـ لدمشق في سنة تسع وسبعين"

"Allah'ın adıyla, bu dirhem Dimeşk için 79 yılında basıldı."


Kaynak



Halka içinde yazılı metin;

"لا إله إلا 

الله وحده 

لا شريك له "

"Allah'tan başka ilah yoktur, O birdir ve O'nun şerîki yoktur."

3) 81 yılında Basra'da basılmış bir dirhem. 


Halka şeklinde yazılı metin;

"ضربــ هذا الدرهمـ بالبصرة في سنة إحدى وثمنين "

"Bu dirhem, Basra'da 81 yılında basıldı."


Halka içinde yazılı metin;

"لا إله إلا 

الله وحده 

لا شريك له "

 "Allah'tan başka ilah yoktur, O birdir ve O'nun şerîki yoktur."

4) 80 yılında Şam'da basılmış başka bir para. 


Halka şeklinde yazılı metin;

 "بسمـ الله ضربــ هذا الدرهمـ لدمشق في سنة ثمنين "

"Allah'ın adıyla, bu dirhem Dimeşk için 80 yılında basıldı."

Halka içinde yazılı metin;

"لا إله إلا 

الله وحده 

لا شريك له"

"Allah'tan başka ilah yoktur, O birdir ve O'nun şerîki yoktur."


Kaynak

Arka yüzü, 


halka şeklinde yazılı metin;

 "محمد رسول الله أرسله بالهدى ودين الحق ليظهره على الدين كله ولو كره المشركون"

Tevbe Suresinin 33. Ayetinden iktibasla,



"Muhammed Allah'ın Resulüdür. O (Allah), O'nu (Elçisini) hidâyetle ve hak dinle gönderdi ki (Allah'a) ortak koşanlar hoşlanmasa da o (hak di)ni, bütün din(ler)in üstüne çıkarsın." 


Halka içinde yazılı kısım ise İhlâs Suresi;

 "الله أحد الله 

الصمد لم يلد و 

لم يولد و لم يكن 

له كفوا أحد "

"Allah tektir, Allah Samed'dir, doğmamış ve doğrulmamıştır, hiçbir şey O'na denk ve benzer değildir."


Bu yazıtta olduğu gibi İhlâs Suresi farklı bir kıraate uygun olarak yazılmış.

Kaynak

5) Aynı şekilde hicri 96 yılında basılmış bir dirhem.


Kaynak

6) Hicrî 225 yılında Mekke-i Mükerreme'de darbedilen gümüş Abbâsî dirhemi.


Halka içinde yazılı metin (sağdaki) ;

لا اله الا

الله وحده

لا شريك له

 

Halka içinde yazılı metin (soldaki);

..

محمد

رسول

الله


Kaynak


Yorumlar

En Çok Görüntülenenler