Ayet ve Hadiste Benzer Kıraat Farklılıklığı

بسم الله الرحمن الرحيم 

 KIRAAT FARKLILIKLARINA BİR AYET VE BİR HADİSTEN BENZER ÖRNEK 


Arapça’da fiil çekimleri yapılırken bazen illet harflerinin (yani: و - ي - ا) davranışları diğer harflerden farklı olur. Bu farklılık, özellikle cezm (cümlede fiilin sükûnla gelmesi) durumunda kendisini gösterir.

Muzari fiil cezm edildiğinde illet harfi genelde düşer.


🔸 Örnek:


يَرْمِي (atar)


لم يَرْمِ (atmadı) → Burada sonundaki yâ düştü, sadece kesre kaldı.



Bu kural; “حذف حرف العلة عند الجزم” şeklinde meşhur kaidedir.

Önce hadisin metnine bakalım;


Nesâî'de gelen bir diğer rivayette şöyle buyrulmuştur:

"Kişi, kardeşi, satın alma işini kesinliğe kavuşturuncaya veya, tamamen vazgeçinceye kadar araya girip alışverişte bulunmasın."

Hadiste nehiy sîğasında 
de لا يبيع
illet harfi olan 
ي 
düşmesi lazımken bu rivayette düşmemiş ve nefiyden sonra gelen muzari fiil gibi merfû' olmuş. Bu durumda da manası "alışverişte bulunmaz" olur.
Bu hadisin şerhinde konuya şöyle bir açıklık getiriliyor;


"'O satmaz' (لا يبيع) şeklindeki ifade, çoğunluğun rivayetinde böyledir.
 - 'يبيع' kelimesindeki yā harfi sabit olarak (merfû formda) nakledilmiştir. Buradaki 'لا'nın olumsuzluk edatı [nefiy] olduğu kabul edilmiştir. Ancak bunun yasaklama edatı [nehiy] olma ihtimali de vardır; bu durumda kesrenin şeddeli okunması 
(يَبِعْ yerine يَبِيعُ şeklinde telaffuz), tıpkı


(إنه من يتقي ويصبر) 
âyetindeki okuyuş farklılığı gibi değerlendirilebilir. Keşmîhânî'nin rivayeti ise bu görüşü destekler niteliktedir; zira o,
 'لا يبع' şeklinde - nehiy sigasıyla- nakletmiştir."
Mu'cemu'l-Kırâat isimli eserde bu konuda şöyle deniyor;



1️⃣

وأما قراءة يتقى بإثبات الياء فتخريجها كما يلي:

"يتقى kelimesinin yâ harfini sabit tutarak (yani 'يتقي' diye) okunmasının açıklaması şöyledir:"


---

2️⃣

١ - الياء حذفت للجزم، فصار الفعل «يَتَّقِ» ثم أُشْبِعَتْ كسرة القاف فنشأت الياء، وصار «يتقي»، فهذه الياء الثابتة ليست ياء الفعل وإنما هي ياء الإشباع.

Anlamı:

Normalde cezm girdiğinde fiilin sonundaki illet harfi (yâ) düşer → "يتقِ" olur.

Fakat cezmden sonra, "ق" harfindeki kesre harekesi uzatılır (işbâ yapılır).

Bu uzatma neticesinde, sanki düşen yâ harfi tekrar gelmiş gibi olur ve fiil "يتقي" şeklini alır.

Ancak bu yeni oluşan yâ, fiilin orijinal yâ’sı değil; sadece işbâ sebebiyle ortaya çıkan yardımcı bir harftir.



---

3️⃣

٢ - أنه قدر حركة الإعراب على الياء، ثم حذف هذه الحركة في الجزم، وجعل حرف العلة كالصحيح، على لغة من يقول : لم يرمي زيد، 
Anlamı:

İkinci ihtimal:

Fiilin orijinal yâ harfinin üzerinde i’rab harekesi (damme, fetha veya kesre) takdir edilmiştir.

Cezm girdiğinde bu hareke düşer, ama harfin kendisi düşmez; sanki illet harfi sahih harf (sağlam harf) gibi davranmış olur.

Bu lehçede illet harfleri cezme girince düşmez; mesela:

لم يرمي زيد
Normalde "لم يرمِ زيد" olması gerekirken, burada yâ harfi sabit kalmış.




---

4️⃣

وقد حكوا ذلك لغة، ويجعلون من هذا الباب قول الشاعر:

"Bu lehçeyi nakletmişlerdir ve bu tür okuyuşlara şu şiiri örnek getirirler:"


---

5️⃣

ألم يأتيك والأنباء تنمي بما لاقت لبون بني زياد

Aslında "يأتِك" (yâ'sız, cezmedilmiş) olması gerekirdi.

Şair, "يأتيك" diyerek yâ harfini sabit tutmuş.


Bu da aynı meseleye başka bir örnek:
İllet harfi cezme girmesine rağmen düşmüyor.


---

6️⃣

جعلوا «من» بمعنى الذي، والفعل على هذا مرفوع، والضمة مقدرة على الياء، ولا جزم.

Anlamı:

Burada "من" kelimesi "ki o" 
الذي 
(ismi mevsûl) anlamında değerlendirilmiş.

Fiil merfû kabul ediliyor; damme (رفع) yâ harfi üzerine takdir ediliyor. Dolayısıyla burada cezm (جزم) yoktur.

Hâsılı normalde:
İllet harfi cezm halinde düşer. Ancak bazı lehçelerde ve şiirlerde illet harfi düşmeyebilir. Fiil merfû gibi kalır.
Bu da ya lehçeye, ya da işbâ uygulamasına dayanır. Kur'an kıraatlerinde ve hadis metinlerinde gördüğümüz 
"لا يبيع" ve "يتقي" 
fiillerindeki durum tam da bu konuya örnektir.


Yorumlar

En Çok Görüntülenenler