Arş Su Üzerinde
بسم الله الرحمن الرحيم
ARŞIN SU ÜZERİNDE OLMASI NE DEMEKTİR?
Naslarda arşın, üzerinde bulunduğu belirtilen suyun mahiyeti hakkında farklı görüşler ileri sürülmüştür. Şimdi bu bağlamda Hûd Sûresi 7. Ayet üzerine serdedilen mülahazaları öncelikle âyetin lafzî manasına bakarak öğrenmeye çalışalım.
I. AYETİN LAFZÎ MANASI
وَكَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَاءِ
"Ve Arşı su üzerindeydi."
(Hûd, 11/7)
Bu ifade, yaratılışın başlangıç hâline, yani semavat ve arz yaratılmadan önceki hâle işaret etmektedir. Ayetin devamında bu yaratılışın hikmetle yapıldığı ve insanların imtihan için var edildiği bildirilir.
II. SU VE ARŞ’IN MAHİYETİNE DAİR GÖRÜŞLER
Burada suyun ve Arş'ın mahiyeti hakkında farklı tefsirlerde çeşitli görüşler beyan edilmiştir:
1. Hayat Suyu YorumuBu su, ölüleri diriltecek olan bir çeşit hayat suyudur (Makdisî, II, 10). Kur’an’da “el-bahrü’l-mescûr” (et-Tûr 52/6) diye adlandırılan “taşkın deniz” de bu sudur (Zehebî, s. 65).
2. Anâsır-ı Erbaa'dan Olan Su
Anâsır-ı erbaadan biri olan ve bütün canlı varlıkların kaynağını oluşturan sudur.
(M. Reşîd Rızâ, XII, 17).
3. Mahiyeti Meçhul Bir Su
Mahiyeti ancak Allah tarafından bilinen bir sudur.
(İbn Hacer, XXVIII, 191).
4. Mecazî Yorum: İlâhî Hâkimiyetin Üstünlüğü
Arşın su üzerinde olması tamamen mecazi mânada olup ilâhî hâkimiyet ve saltanatın zorunluluk kanunlarından bağımsız bir tarzda cereyan etmesi demektir.
(Elmalılı, IV, 2759-2761).
5. Zerreciklere Dayanan Kozmolojik Yorum
Göklerle yerin yaratılmasından önce suya ve dumana benzer zerrecikler vardı. Kâinatın aslı, bu zerreciklerdi.
( Prof. Dr. Muhammed Mahmud Hicazi, Furkan Tefsiri, İlim Yayınları)
6. Esîr Maddesi Yorumu (Risale-i Nur)
ﻭَ ﻛَﺎﻥَ ﻋَﺮْﺷُﻪُ ﻋَﻠَﻰ ﺍﻟْﻤَٓﺎﺀِ
âyeti, şu madde-i esîriyeye işarettir ki, Cenab-ı Hakk'ın Arş'ı, su hükmünde olan şu esîr maddesi üzerinde imiş. Esîr maddesi yaratıldıktan sonra, Sâni'in ilk icadlarının tecellisine merkez olmuştur. Yani esîri halkettikten sonra, cevahir-i ferd'e kalbetmiştir.
(İşarat-ül İ'caz - 188)
7. Yaratılışta Öncelik Vurgusu (Kurtubî)
Arşı su üstünde iken" buyruğunda yüce Allah, ve suyun yaratılışının, yerin ve semanın yaratılışından önce olduğunu beyan etmektedir.
(İmam Kurtubi, el-Camiu li-Ahkâmi’l-Kur’an, Buruc Yayınları)
8. Canlılığın Aslı ve Kozmik Duman Teorisi
Bu ayet Allah'ın gökleri ve yeri yaratmadan önce mahlûkatı yaratmaya nasıl başladığına, Arş'ın ve suyun göklerin ve yerin yaratılmasından önce var olduklarına, Arş'ın hiçbir şey yaratılmadan önce var olduğuna ve Arş'ın altında bulunan suyun canlı maddenin aslı olduğuna delâlet etmektedir.
Nitekim Cenab-ı Hak şöyle buyurmaktadır: "Kâfirler gökler ve yeryüzü birbirine bitişikken onları ayırdığımızı ve her canlıyı sudan yarattığımızı bilmezler mi? Hâlâ iman etmezler mi?" (Enbiya, 21/30). "Sedîm Teorisi" dedikleri ve Kur'an-ı Kerim'in de "Duhan (duman) su veya rüzgar metni" diye ifade ettiği gerçek budur.
(Vehbe Zuhayli, et-Tefsirü’l-Münir, Risale Yayınları: 6/274-276.)
9. Mevdûdî’nin Yorumu: Mülkün Su Üzerinde Olması
Bu muhtemelen, "gökler ve yer altı günde yaratıldığına göre, yaradılıştan önce ne vardı?" şeklindeki bir soruya cevap olsun diye ifade edilmiş parantez kabilinden bir cümledir. Cevap şudur: Su vardı. Burada suyla, ne tür bir suyun kastedildiğini söylememiz mümkün değildir. Herkesin bu isimle tanıdığı sıvı kastediliyor olmalıdır. Yahut belki de "su" kelimesi, maddenin şimdiki haline dönüşmeden önceki akışkan durumunu simgeliyor olabilir. Şu halde "Arşı su üzerindeydi" ifadesi benim görüşüme göre şu anlama gelmektedir: "Onun mülkü su üzerindeydi".
(Tefhim-ül Kur'an, Mevdudi)
III. ARŞ KAVRAMINA DÂİR İTİRAZLAR VE CEVAPLAR
Bazı müsteşrikler, Kur’an ve hadislerde yer alan arş ile Kitâb-ı Mukaddes’te belirtilen arş kavramı arasında benzerlikler bulunduğu gerekçesiyle, Resûlullah'ın ﷺ bu kavramı yahudilerden aldığını iddia etmişlerse de görüşlerini destekleyecek geçerli bir delil ortaya koyamamışlardır. Onlara göre arş kavramının yer aldığı bütün sûreler, Resûlullah'ın ﷺ yahudilerle karşılaşıp bilgi aldığını sandıkları bir yer olan Medine devrine aittir (Thomas, s. 202-221). Halbuki arş kelimesi daha önce Mekke’de nâzil olan sûrelerde de geçmektedir (meselâ bk. et-Tekvîr 81/20; el-Burûc 85/15). Ayrıca söz konusu iddia, bütün semavî dinlerce kabul edilen ilâhî kitapların vahye dayandığı esasına da aykırı düşmektedir. Kur’an’da yer alan bilgilerin geçmiş ilâhî kitaplardaki bilgileri doğrulaması, her şeyden önce hepsinin ilâhî kaynaklı olduğu gerçeğine bağlanmalıdır.
IV. BİR BÜTÜNLÜK İÇİNDE DEĞERLENDİRME
Bu farklı yorumlar içinde bir çelişki değil, çok katmanlı bir mânâ derinliği vardır: Zâhirî anlamıyla su, yaratılışta ilk unsurdur. Mecazî anlamıyla Arş’ın suya olan izâfesi, Allah’ın mutlak kudretini temsil eder. Bilimsel uyum açısından ise canlılığın suyla başlaması ve kozmik maddenin ilk hâlinin akışkan olması gibi yorumlar Kur’an’ın mucizevîliğini gösterir. Son olarak, geçmiş ilâhî kitaplarda da yer alan bu tür hakikatlerin Kur’ân’da yer alması, onun vahiy zincirinin bir halkası olduğunu ve evrensel hakikati taşıdığını bir kez daha ispat eder.
Yorumlar
Yorum Gönder